Online Terapi Bilimsel Araştırmalar
Ne diyor?
Derleyen: Cemre Karadeniz, Rasyonel Psikoloji Ensitüsü Psikoloji Stajyeri, Psikoloji Bölümü, MEF Üniversitesi
Edit eden ve katkıda bulunan: Doç. Dr. Murat Artıran
Online Terapi, Online Psikoterapi, Çevrimiçi Terapi, Çevrimiçi Psikolojik Danışmanlık isimleri altında anılan kısaca ‘online terapi’ hakkında bilimsel araştırmalar ne diyor? Bu yazıda geleneksel psikoterapi yani yüz yüze psikoterapi seansları ile online terapi seanları değerlendirilmiştir. Geleneksel yüz yüze terapi yöntemleri gelişen teknoloji sistemleri ile birlikte şekillenerek değişime uğramıştır. Bu değişim temelde internet ağı ile oluşan online platformlar üzerinden gerçekleşen “online terapi” uygulamalarıdır. Online terapi yöntemleri de kendi içinde çeşitli uygulama metotları içermektedir, bunlar; görüntülü (Zoom, Skype vs.) görüşmeler, e-posta yazışmaları, anlık yazışma ve telefon üzerinden (teleterapi) danışmanlık olarak sıralanabilir. Online terapi yöntemleri, farklılaşan ve çeşitlenen yaşam koşullarında sağlık hizmetlerinin özellikle psikolojik alanda entegre olabilmesi için çok önemli bir opsiyondur. Fakat her yöntemin olduğu gibi, online terapi metotlarının da kendi içindeki koşullar doğrultusunda avantaj ve dezavantajları mevcuttur.
Avantajları; ulaşılabilirlik, maliyet ve sosyal kaygı durumunun azalması olarak özetlenebilir. Dezavantajları ise başta etik kuralların belirsizliği olmak üzere; güvenlik, kişisel bilgilerin gizliliği ve maliyet konusundaki belirsizlik olarak sıralanabilir. Bu yazıda öncellikle online terapi uygulamalarının avantajları, daha sonra dezavantajları, bu konu hakkındaki bilimsel çalışma örnekleriyle ele alınacaktır.
İnternet ağı dünya çapında her türlü mesafeyi sıfıra indiren bir platform, bu nedenle internet temelli online terapi de danışanların öncelikle mesafe faktörünü elimine etmesini sağlıyor. Metropollerde yaşayan insanlar açısından zaman ve mesafe faktörleri hayatlarını planlamalarında etmen olan en kapsamlı faktörler denilebilir. İş yoğunluğu, kişisel sorumluluklar, günlük hayatın acele hali ve trafik gibi alt etmenler de terapi almak isteyen bir bireyin bu hizmete ulaşmasını büyük ölçüde etkileyebiliyor. Yani online terapi danışanlara ulaşılabilirlik açısından büyük kolaylık sağlıyor. Ayrıca, yüz yüze terapilerde rastlanan en büyük problemlerden biri olan dil ve kültür alt yapısı uyuşmazlığı yine bu ulaşılabilirlik sayesinde büyük oranda online terapi ile çözülebiliyor. Danışanlar APA (American Psychological Association) internet sitesi üzerinden kendilerini en iyi ifade edebileceklerini düşündükleri uzmanların listesine ulaşıp seçebiliyor. Daha da fazlası, sosyal anksiyete, agorafobi ve performans kaygısı gibi sorunları olan danışanlar kendilerini rahat hissettikleri ev ortamından online terapiye ulaştıklarında terapinin etkenlik seviyesi artabilmektedir. Joinson (1998), internet ağı kullanılarak yüz yüze temas olmasan kurulan iletişimlerde insanların kendilerinde hissedilir derecede az sosyal anksiyete gözlemlediklerini belirtmiştir. Dahası, online terapi yönteminin alt uygulamalarında kullanılan; e posta, anlık yazışma, video konferans ve telefonla konuşma gibi uygulamalar data toplamak ve kayıt altına alınmak açısından yüz yüze terapilere göre daha elverişlidir. Barak (1999), bu durumun altını çizerek, arşivlenen danışan verilerinin tanı koymak ve daha sonra tekrar analiz edilebilmek açısından avantaj oluşturduğunu bildirmiştir. Bir diğer ulaşılabilirlik konusu ise doğrudan ulaşımdır. Anlık yazışmalar veya e postalar direkt terapistin kendisiyle yapılmaktadır. Danışan bu sayede kendini daha fazla anlaşılır hissedebilir ve bu da terapinin etkenliğini artırabilir. Online terapinin son ve en önemli avantajlarından biri ise maliyetin yüz yüze terapiye göre düşük olması olarak belirtilebilir. Özetleyecek olursak, bilimsel araştırmalar online terapinin avantajlarını; ulaşılabilirlik, maliyet ve sosyal kaygı azalması olarak sıralamaktadır.
Online Terapi Yöntemleri
Online terapi bilimsel araştırmalar göstermektedir ki yukarıdaki paragrafta sayılan tüm avantajlara ve entegrasyon sürecine rağmen online terapi yöntemlerinin ana başlık olarak etik kapsamında sorunları, fikir uyuşmazlıkları doğrultusunda dezavantajları bulunmaktadır. Daha önce yazıda, arşivlenmenin tanı ve ek analiz açısından avantaj olduğu belirtilmişti. Fakat bu arşivlenme internet ağı üzerinden yapıldığı için güvenlik sorunlarına yol açabilmektedir. Kişisel bilgilerin başkalarının eline geçmesi söz konusu olabilir. Bunun dışında danışan öyküsü, terapist ve danışan arasında kalması gereken özel bilgilerin ifşası halinde bu durum terapiyi tamamen olumsuz etkileyecektir. Online terapide verilerin korunması açısından kullanılan platformlarda maksimum güvenlik seviyesi şarttır. Ayrıca, anlık yazışma ya da e posta online terapinin sözlü alt yöntemleri olduğu için sözlü ve yazılı iletişim farklılıkları terapinin etkenliğine yansıyabilir. Açıklayacak olursak, jest ve mimiklerin olmadığı bir cümle aynı zamanda danışanın geri dönütü aldığı ruh haliyle birleşerek yanlış anlaşılmalara sebebiyet verebilir. Bu konuda Granade (1995) ve Seeman (1999), yaptıkları çalışmalarda uzmanın yanlış anlaşılmasından kaynaklı danışanların intihar ettiği vakalarda terapistin Malpraktis ile suçlanması durumunun görülebildiğini raporlamışlardır. Bu tip durumların en aza indirgenmesi için yüz yüze terapi koşullarına en yakın uygulama alt yöntemlerine başvurulması gerekmektedir. Yani terapi, video konferans gibi görsel ve işitsel araçlar içermelidir.
Terapinin atmosferi klinik şartlarına en yüksek mertebede benzemelidir. Bir diğer dezavantaj ise vakalara tanı koyarken psikopatolojiye göre terapi etmenliğinin değişkenlik göstermesidir. “İnternetten uygulanan terapilerin başta anksiyete bozuklukları olmak üzere, baş ağrısı, kulak çınlaması, uyku bozuklukları, majör depresyon, panik bozukluk gibi çeşitli hastalıklarda başarılı sonuçlar verdiği görülmektedir (Andersson, 2010).” Bu psikopatolojilere ek olarak Wagner ve Lange (2008), online terapinin panik bozukluk, yas tutma, depresyon ve tükenmişlik sendromu tedavisinde de etkili olduğunu belirtmiştir. Fakat, Wagner ve Lange (2008), yine aynı çalışmalarında internet tabanlı terapilerin 18 yaşın altındakiler, psikotik bozukluk, intihar düşüncesi, alkol ve madde bağımlılığı, disosiyatif bozukluklar ve şiddetli depresyon tanısı olan danışanlarda yüz yüze terapi kadar etkili olmadığını belirtmiştir.
Terapide Teknolojik Avantajlar
Her gün gelişen ve değişen küresel şartların neticesinde insanlar günlük yaşamın onlara yüklediği sorunlar doğrultusunda yaşadıkları zorlukları aşmak adına terapi yöntemine başvurmaktadır. Bir uzman, terapist gözleminde dinlenip, incelenerek tanı koyulduktan sonra gerekli terapi yöntemi belirlenerek tedavi süreci başlamaktadır. Geleneksel olarak yüz yüze yürütülen bu süreç, teknolojinin gelişmesi ve metropol hayatının yaygınlaşmasıyla gelen acele ve zamansızlık haliyle alternatif olarak online platformlara da entegre edilmiştir. Video konferans, e posta, anlık mesaj veya telefon görüşmesi ile sağlanan bu tip terapi yöntemlerinin de her uygulama gibi avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Bu yazıda detaylı olarak bilimsel çalışmalar tarafından online terapi metotlarının pozitif ve negatif açıdan nasıl ele alındığı açıklanmıştır.
Online terapi, yüz yüze geleneksel terapiden hem bağımsız hem de tamamlayıcısı olarak günümüzde psikoterapide büyük önem kazanmıştır. Fakat, dezavantajların iyileştirilmesi adına birtakım çalışmalar gereklidir. Öncelikle direkt sağlık hizmetleri çerçevesinde, sigorta düzenlemeleri ile ödeme kapsamına alınarak maliyet düşürülebilir ve ulaşılabilirlik yükseltilebilir. Aynı zamanda, maksimum güvenlik sağlanarak akıllı telefon uygulamaları geliştirilebilir. Online ağ çok geniş ve sonsuz olduğundan güvenliği sağlamak zor olsa da gerekli denetim ve kontrol mekanizmaları kurularak zarar en aza indirgenebilir. Son olarak halihazırda var olan APA Etik Kodları, online platformlar için de düzenlenerek küresel hale getirilebilir. Gerekirse ülkelerin kendine ait kurumları (örneğin Türk Psikologlar Derneği) kendi etik kurallarını yayınlayabilir. Bu alanda daha çok data toplanarak literatüre katkıda bulunulması online terapinin sınırlarının ve eksikliklerinin belirlenerek iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Son olarak daha en başından bilinçli mezunlar vermek adına online terapi başlığı altında kurslar ve dersler müfredata eklenebilir. Gerekli şartlar sağlandığında online terapi yöntemlerinin entegrasyonu güçlenecek ve psikoterapi uygulamalarında olan etmenliği artacaktır.
DİĞER YAZILARIMIZ
KENDİNİZİ TEST EDİN
Online Terapi Bilimsel Araştırmalar
yazımızı beğendiyseniz yakınlarınızla paylaşabilirsiniz.
Online terapi hizmetimizden yararlanmak için psikolojik danışmanlık ücretleri 2022 ve 2023 sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
PsikolojikSaglik.com ekibimizle tanışın.
Kaynakça
Andersson G. (2010). The promise and pitfalls of the internet for cognitive behavioral therapy. http://www.biomedcentral.com/1741-7015/8/82
Barak A. (1999). Applied and preventive psychology. Cambridge University Press 8:231-245 Printed in the USA.
Gackenbach (Ed.), Psychology and the Internet: Intrapersonal, interpersonal and transpersonal implications (pp. 43-60). San Diego, CA: Academic Press.
Granade, P.F. (1995). Malpractice issues in the practice of telemedicine. Telemed Journal, 1: 879.
Joinson, A. (1998). Causes and implications of disinhibited behavior on the Internet. In J.
Seeman, M. ve Seeman B. (1999). E-psychiatry: the patient psychiatrist relationship in the electronic age, CMAJ, vol. 161 no. 9.
Wagner, B. ve Lange, A. (2008). Internetbasierte Psychotherapie, In S. Bauer ve H. Kordy (Hrsg.), E-mental health (S. 105-120). Heidelberg: Springer Medizin Verlag.